üdopara

31 Aralık 2014 Çarşamba

2014'te Ne Olmuştu


Yeni bir yıla giriyor olmanın en güzel yanı eski yılı hatıralar deposuna kaldırıp temiz bir sayfa açmanın heyecanını yaşamaktır.

Geri dönüp bakıldığında hatırlamak adına ÜTopYa'nın 2014'de yaşadıklarını buraya yazıyor, tarihe not düşüyorum.

Sahi ne olmuştu 2014 yılında:

* Bu sene en çok dinlediğim iki şarkı olarak Lana Del Rey - Video Games ve Dilek Türkan - Mazi Kalbimde Bir Yaradır diyebilirim. Buyrun, yazımı okurken birini seçin ve şarkı eşliğinde ÜTopYa'nın dünyasına yolculuk yapın...



* Omuz Çıkığı Ameliyatı: 2013'ün sonlarına doğru omzumdan ameliyat olmuştum. Yeni yıla kolum sargılı, daha kendine gelememiş bir halde girmiştim. 2014'ün büyük bir bölümünü omuz ameliyatı sonrası Fizik Tedavi işlemlerine harcadım. Halen omzum için fizik tedavi hareketlerini yapıyorum. Hacettepe Üniv. FTR bölümünde başta Esra hoca olmak üzere herkes çok yardımcı oldu. Şu an omzumu %70 oranında kullanabiliyorum ki bu bile harika bir gelişmedir.

* I. Ulusal Sosyal Sorumluluk Projeleri Kongresi: Ocak ayında aklıma bir fikir gelmişti. İnsanların projelere ulaşıp proje konuşacakları bir kongrenin varlığı... Hayal etmesi çok güzeldi. 11 kişilik hayal ortağı bulup girişime başladık ve 7 Mayıs günü Hacettepe Üniversitesi Konferans salonunda uygulamaya koyduk. Benim için önemli bir adımdı: Hibe almadan uyguladığım ilk projemdi. Bir çok sıkıntı yaşandı. Bunlardan bazıları; Clounel.com'un attığı kazık, sponsor bulamama, söz verilip geciktirilen çalışmalar, ekibin daha önce bu konuda bir tecrübesinin olmaması vb. vb. Kongre serüveninde bir çok önemli gelişme elde edildi. Türkiye'de ilk defa böyle bir kongre uygulandı. Danışma kurulu çok zengindi. Hayata artı değer kattığımızı hissettiğimiz bir çalışmaydı. Devamı gelecek mi? Kim bilir... :) (Ayrıntılı bilgiye sspkongre.aktif-iz.org adresinden ulaşabilirsiniz.)

* Tokat'a yolculuk: Hastalığım devam ederken psikolojik olarak kendimi güçsüz hissettiğim zamanlarda yaptığım gibi, bir kaçış anıydı Tokat'a gidiş. Orada beni yüreği sevgi dolu insanların beklediğini bilmek güzel bir duyguydu. Atila ve diğer kardeşlerimin yanında güzel zaman geçirdim. Tarihe not düşmek adına Atila'yı playstationda yenerek Çariçe'nin BJK forması kazanmasını sağladım. Gurur verici bir olaydı benim için. Yine olsa yine yenerim :)

* AB Projeleri Yeni Sistemi: Erasmus+ ... Bilgilendirme toplantısına Çorum'da katıldım. Yeni bir programdı ve anlamak için eğitilmek gerekiyordu. Bir çok notlar alıp onları blogumda yayımladım.

* Unutulmayacak bir yolculuk ve unutulmayacak anılar: Karadeniz Gezisi Bu gezi hayatım boyunca unutmayacağım tatları damağımda bırakarak sonlandı. Hazal ile yaptığımız ilk yolculuktu ve Hazal'ın yolculukları ne kadar güzelleştirebileceğini, meraklı yapısı, etkili iletişim kabiliyeti ve sevimliliği ile bu geziye renk katmıştır. Bu gezi fotoğraflardan çok öte, tatlar ve kokulardan ibaretti. Çamlıhemşinde dağ yolunda arabanın arızalanmasının verdiği korkudan, terkedilmiş bir kasabanın sokaklarında olmanın verdiği tedirginlik ve hurdan ibaretti... Ne kadar anlatsam da yorulmam, o kadar yani...

* Türkiye - İsveç Maçı / Ankara: İlk kez Türkiye maçını statta izliyordum. Güzel bir duyguydu. Hazırlık maçıydı ve 2-1 yendik.

* Fotoğraf çekimleri: 2013 Eylül ayında aldığım profesyonel fotoğraf makinamla (ki bu hayatımda bir ilkti) eğitim almaya fırsatım olmadan sokaklara fırladım. Ne görüyorsam çekmeye çalıştım. Bunlar da oralardan kareler: Nokta çekimleri, virgül çekimleri, People çekimleri, SBF Voleybol maçları

* Berkin Elvan ( aslında çocuklar!)  ölümsüzdür, olmalıdır...: 2014 yılı çok güllük gülistanlık değildi. Toplumsal ve sistemsel olarak bir çok sorunla karşı karşıya geldik. İnsanların kendi haklarını aramak için sokağa çıktıkları Gezi Parkı eylemleri sırasında yaralanıp hastanede yoğun bakımda olan Berkin Elvan bu yılda hayatını kaybetti. Bir çocuğun ölümü hakedecek ne suçu olabilirdi ki...

* SBF Voleybol Maçları: Merve'nin ricası üzerine Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesinin resmi fotoğrafçısı olmuştum. İlk kez dinamik bir sistemde fotoğraf çekimi gerçekleştirdim ve bundan keyif aldım. SBF - Diş Fakültesi Fotoları burada.

* Elvin Mila YARDIM dünyaya geldi: İlk kez amca oldum. Minicik Elvin Mila hayatımıza bu yılda dahil oldu. Hayal ettiğim şeyleri yapamasam da ona, varlığıyla farklı bir heyecana büründüm.

* Çamkoru Tabitat Parkında aktiF-İz olarak kamp yaptık: Bu aktiF-İz'in ilk kamp etkinliğiydi. Gecenin bir yarısı vardığım parkta sadece biz varmışız gibi bir ortam vardı bir de vahşi hayvanlar :) aktiF-İz'in bütün çalışmalarında olduğu gibi çok keyif aldım. Çadır kurduk, uçurtma uçurduk. Hatırladığım bir diğer şey ise deli gibi yorulduğumdu... Bir de kumda yumurta pişirme çalışması...

* aktiF-İz Gençlik Topluluğu'nun yeni sisteme geçişi: Her sene farklı sistemler deneyerek en etkin çalışma sistemini bulma yolunda bir aşama daha kaydederek aktiF-İz'e yeni sistem getirdik. Yönetim Kurulu ve Gönüllü ayrımını getirdik. Yönetim kurulunda yer almak isteyenlerle mülakat yaptık ki bu mülakatlar hem eğlenceli hem de öğreticiydi. İlk defa Skype üzerinden mülakat da yapmış olduk.

It Comes Naturally Projesi - Vlasenica - Bosna Hersek: Bu sene gittiğim ilk yurtdışı projesiydi. Bosnaya tekrar gitmek güzeldi. Projenin konusu ve eğitmenleri iyi seçilmişti. Gittiğim dönemde balkanları saran sel olayından biz de nasibimizi aldık. 3 gün elektrik olmadan hayatımızı devam ettirdik. Sonunda güzel dostluklar edindik. Her ne kadar paramızı henüz yatırmamış olsalar da, güzel bir projeydi.

* Bringham Universitesi Orkestrasıyla klasik müzik keyfi... Proje dönüşünde uçakta İngiltere'den gelen bir ekip ile karşılaştık. Bilkent Üniversitesinde konser vereceklerini söylediler ve broşür verdiler. Tam benim sevdiğim tarzda klasik müzik çalıyorlardı ve orkestra ile beni benden aldılar. Dinlemekten gerçekten keyif aldığım etkinliklerden birisiydi.

* Çariçe ile Karabük gezisi: Unutulmazlar arasında yer alabilecek bir gezidir. Arabaya atlayıp bilinmezliklere yol almak gibiydi. Çariçe'nin gezilerde ne kadar iyi bir arkadaş olabileceğini gördüm. Tokatlı Kanyonunda uyanmak ise en unutulmazlar arasında yer alabildi.

* Karagöl'de Asuman'ın ailesiyle geçirdiğim unutulmaz zamanlar...  Ailenin ne kadar stresli, ne kadar dikkat ve ilgi gerektiren bir kurum olduğunu gördüm. Bir de paylaştıkça artan mutlulukları... Kısaca aile her şeydir sözünün doğrulama noktasıydı benim için. Onlarla olmak keyifliydi.

* İzmirde saklı cennet: Karaburun Tatili ve iki dostumun evliliği: Yavuz ve Zeynep... Nasıl anlatsam nereden başlasam ki. İlk defa koy tarzı bir yerde tatil yaptım. Bungalov tarzı konteyner de kaldım. Unutulmaz bir tatildi. Yavuz ile Zeynep ise yakından tanıdığım iki yakın arkadaşımdı. İkisini de ne kadar sevdiğimi anlatamam. İlk defa bir düğünde hem sevinçli hem hüzünlüydüm. Böyle insanlar evlensin ya...

* Kapadokya'da aktiF-İz olarak kamp yaptık. aktiF-İz kapın tadına varmış olacak ki bir kamp da Kapadokya'da gerçekleşti. Tuz gölü ve kapadokyayı daha önce görmediğim için benim adıma ilkler arasına girmişti. Çadır kurmanın ve akşam muhabbetlerinin tadının başka olduğunu belirtmeme gerek yoktur sanırım.

* Lösemiye karşı Zafer için pedal çevir etkinliğine aktiF-İz olarak katılım sağladık. Hep biz mi etkinlik yapacağız, bir de başkalarının etkinliğine katılalım dedik. Eymir gölüne daha önce gitmemiştim. Lösemiye dikkat çekmek için başarısız bir organizasyonla bisiklet kiraladık ve gölün etrafını bisikletle turladık. İlk defa t-shirtlerimize aktiF-İz logosunu boyama çalışması yaptık. Hala kullanılabilen bir aktiF-İz t-shirt'ümüz var :)

* O Daha Çocuk Kampanyası: Blog yazımda belirttiğim üzere çocukların çalışmasına dikkat çekip çözümler bulunması adına YİNFO tarafından kurgulanan güzel bir kampanyaydı. Eğitimine katıldık, aktiF-İz olarak destek verdik derken Elif'le birlikte inner core ekibine davet edildik. Seneye güzel çalışmalar yapacağız gibi duruyor bu konuda

* Old - Young GenerAction projesi Ulusal Ajanstan red edilip duruyor: Yok konusu çok güzel ama sanırım kurgulayamıyorum. İki kez red yiyen ilk projem oldu. Bu projenin geçeceğine güveniyorum. Biraz daha üzerinde çalışmam gerekiyor üzerinde.

* Sosyal Sorumlulukta aktiF-İz diye Haykır Kampanyasını hayata geçirdik: Bence başarısız olan bir kampanya denemesiydi. Sosyal sorumluluğa dikkat çekmek istedim. Bu kampanya ile sosyal sorumluluğa özendirmeyi amaçladım. Ama arkadaşlarım da dahil çoğu kişi beklediğim ilgiyi göstermedi. Bunun bir çok nedeni var. Mesela aktiF-İz diye haykırmak bir çok kişiye seksist geliyor. Gayleri çağrıştırıyor ya da ben aktiF-İz gençlik topluluğunda yer almıyorum ki neden aktiF-İz diye haykırayım diye tepkiler alındı. Seçilen kelimeler önemliymiş. Bunu fark ettim.

* New Program New Future Projesi Malaga - İspanya: Ali Ulucan ile kesinlikle yolculuğa çıkılabileceğini gördüğüm bir çalışmaydı. İtalya üzerinden İspanya'ya gittik. İlk defa İtalya'yı ziyaret etmem önemli bir gelişmeydi. İspanya'da kaliteli insanların bir araya gelmesi sonucu Erasmus+ gençlik projelerini daha yakından inceleme şansını yakaladık. Cristina gibi önemli insanları hayatıma kattı.

* aktiF-İz'in yeni dönem faaliyetleri:Yeni dönemde eskiye nazaran daha az toplantı yaptık. Toplantıların organizasyonunu Elif'e bıraktım ve bu beni bir çok anlamda rahatlattı. Ayrıca Serbest Kürsü, Farkındalık Atölyesi gibi çalışmaları hayata geçirmeye başladık. Yeni yönetim kurulunda görevler paylaşıldı. Öngördüğüm kıvama gelemesek de bunun nedenini daha birbirimizi tam olarak tanıyamamaya bağlıyorum.

* İş yerinde yaşanılan sıkıntılar ve hakkımda açılan soruşturma: TCDD'de mühendis olmak hayalimdi. Nedeni burada gerçekten mühendislik yapabileceğimi düşünmemdi. Fakat öyle olmadı. Çalıştığım yerde mühendislikle ilgili hiçbir şey yapmıyorum. Bunun ve çalışma koşullarının ağırlığının verdiği sorunlar, ayrıca amirlerimin yapıcı olmayan bakış açılarından dolayı iş yerimde hakkımda ilk defa soruşturma açıldı. Sorulan sorular saçıma neden toka taktığım, kılık kıyafet yönetmeliklerine neden uymadığım vb. idi. Hakkını vererek çalıştığımı düşünmeme rağmen, bu bana yapılan haksızlıktı. Bir de çifte standarttı.

* Happiness is not far away - Mutluluk içinde projesi kabul edildi. Yazımında büyük katkım vardı ve yeni programda kabul edilen ilk projem. Erasmus+'da projemin kabul edilmesi beni ayrıca heyecanlandırdı. Proje konusu ise işlemeyi çok istedim bir konuydu: Mutluluk. İnsanlar mutlu olmak için yaşıyorlar, peki ama mutluluk nerede... Mutluluk içinde...

* Bir evlilik furyasıdır tuttu gidiyor: İş yerinden Serdar ve Abide evlenir. Eski okul arkadaşlarımdan Murat ve Cello evlenir. Murat olayına değinmeden edemeyeceğim. İlk defa bir arkadaşım dediğim kişi düğünde takı takmayacağım için bana 'takı takmayacaksan gelme'ye varan cümleler sarf etti. Ayıp ulan ayıp. Mutluluğunuzu paylaşalım, paramızı değil. Bir de seyahat etmekten mütevellit zaman zaman maddi sıkıntılar içinde olabilirim. Siz evleneceksiniz diye para mı biriktireyim. İçinden geliyorsa ve maddi durumun el veriyorsa takarsın. Neyse, sakinim. Bir de Cello onca sene beni aramadı, sormadı. Düğüne 3-4 gün kala arıyor. Kusura bakma Cello açmadım telefonunu. Bilinçli bir hareketti. Umarım kendini sorgularsın.

* Abim, yengem ve minik Elvin Mila ile ablamı ziyarete gittik. İlginç bir tecrübeydi. Özgürlükler ve taraflı özgürlüklerin masaya yattığı bir gezi oldu. Ayrıntıya girmeye gerek yok. Aile önemli ama bu birbirimize acı çektireceğimiz anlamına gelmiyor.

* Beşiktaş Maçları: BJK - Sivas ve BJK Trabzon maçları. İlk defa Beşiktaş maçlarını canlı izledim. İki maçı da kazandık ve oradaki atmosfer çok iyiydi. Hem maç izledik hem de tezavurat ettik. :)

* Cristina was here: İlk defa yurt dışından bir arkadaşım benim için Türkiye'ye geldi. Güzel bir hafta sonu, bol bol yemek yiyerek onu İtalya'sına uğurladım. Thank you Cristina :)

* Yanlışlıkla gidilen Athena Konseri: Şimdi şöyle, ben Teoman konserine bilet alacaktım. İki kampanyanın sayfası ortakmış ve hiç kontrol etmeden internetten bileti aldım, parayı ödedim. Sonra dank etti. Bir baktım athena konseri. bileti satacak kimse bulamadım. Ben de dans kursundan çıkıp gittim jolly Joker'e. Çok güzel değildi ama tek gittiğim için kafamı dinleme şansını elde etmiştim. Güzeldi bence.

* ODTÜ'deki Çağdaş Dans Topluluğu ile Modern Dansa başladım. Değişik bir deneyim oldu benim için. Ne kadar devam ederim bilmiyorum. Orada bulunduğum zamanlarda zihnimin dinlendiğini hissediyorum.

* TMMOB Metalurji ve Malzeme Mühendisleri Odası Metalurji Genç Çalıştayında Oturum başkanlığı: İlk defa bir oturuma başkanlık yaptım. Başlarda heyecanlandım ama genel olarak keyif aldım çalıştayda olmaktan.

* Project Simulation Training Course | Bilkent International House:  İngilizce olarak verdiğim ilk proje eğitimi. Çiğdem'in daveti üzerine BIH için bu eğitimi verdim. zaman yönetimini iyi yapamadım ve katılımcıların beklentilerinin tam olarak bilinmemesinden dolayı eğitim katılımcılar için etkili olmamış hissine kapıldım. Benim açımdan yorucu fakat verimliydi. Eğitim öncesinde benden istenilen konuları program haline getirip uyguladım. Onlara öğretirken aslında kendi kendime öğreniyordum.

* Betül Koca'nın duygulandıran hediyesi: SITOS projesi geçen sene uyguladığımız engellilik konulu önemli bir çalışmaydı. Bu çalışmada Yasal Temsilci olan Betül ile zorlu bir maratona çıktık. Ne o beni yarı yolda bıraktı, ne de ben onu. Bir çok sorumluluk resmi olarak onun omuzlarında olsa da hayata geçirme sorumluluğu bendeydi. Proje nihai raporu hazırlandı ve Ulusal Ajans tarafından onaylandı. Betül bu duygularını küçük bir hediye paketine sığdırıp bana duygusal anlamda güçsüz olduğum bir dönemde ulaştırdı. Projeler sonucunda hedef kitleye doğrudan etki edemesek de farkındalığı arttırılmış insanlar yetiştirdiğimiz kesin.

* Budapeşte - Viyana - Prag Gezisi | Kendime yolculuk: Bir gün bir çılgınlık yapıp, yola çıksam dedim. Sonra hayalim fazlasıyla gerçekçi geldi. almış olduğum Schengen vizesine de güvenerek bir plan yaptım. Önce tren ile Romanya, Bulgaristan üzerinden Türkiye'ye dönmeyi düşündüm. Fakat Budapeşte, Viyana ve Prag'da olmak daha cazip geldi. İlk defa yurt dışına tek başıma ve proje olmadan çıktım. Maddi olarak çökertse de beni, aldığım tadın yanında çok sönük kalırdı maddiyat... Herkese tavsiye ederim. Çıkın gidin, tek gidin.

* Fark edilen eksiklikler sonucunda çemkirdiğim durumlar. YURT-AY-DER'lere açık çağrı yaptım, tehdit edildim, kaale alınmadım :) Gençlik Çalışmalarında ETİK konusunu masaya yatırdım, yorum bile yapılmadı :) aktiF-İst'lerin nasıl bir evrimsel süreçten geçtiğini anlatmaya çalıştım, çok sevildi. Mutlu olmak için ne yapıyorsun diyenlere yol gösterdim, uyguladılar mı bilmiyorum. 1 Mayıs işçi bayramını fotoroman haline getirdim, gaz attılar boğuluyordum.

Bir yıl böyle geçti.

2015 yılından beklentilerim çok yüksek değil. Şaşırt beni 2015 :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder